DSİ’DEN BUZULLARIN KORUNMASINA ÖNEMLİ KATKI

21.03.2025 / Gösterim Sayısı : 594 / Arşiv

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) inşa ettiği hidroelektrik santraller, karasal ve yüzer GES’ler ile arazi toplulaştırma faaliyetleri kapsamında sera gazı salınımlarının azaltılmasına önemli katkı sağlayarak gerek iklim değişikliği ile mücadelede gerekse buzulların korunmasında etkin rol oynuyor.

Dünya Su Günü her yıl 22 Mart’ta Birleşmiş Milletler (BM) tarafından belirlenen bir tema vurgusu ile tüm dünyada kutlanıyor. Dünya Su Gününün bu yılki teması “Buzulların Korunması” olarak belirlendi. Buzullar, hem küresel iklimin ana belirleyicilerinden biri olması hem su döngüsünde kritik bir rol oynaması hem de iklim değişikliğinden en çok etkilenen su kütleleri arasında yer alması bakımından büyük önem taşıyor. Buzulların korunması; iklim değişikliğiyle mücadele, su kaynaklarının sürdürülebilirliği ve ekosistemlerin dengede kalması bakımından kritik bir öneme sahip.

Günümüzde, özellikle insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının etkisiyle yaşanmakta olan küresel ısınma ve iklim değişikliği sebebiyle buzullarda, mevsimsel olağan erimelerin ötesine geçen kütle kayıpları meydana geliyor. Buzulların korunması için sera gazı salınımlarının azaltılmasına yönelik tedbirlerin alınması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel enerji üretimindeki payının artırılması gerekiyor.

DSİ inşa ettiği hidroelektrik santraller, karasal ve yüzer GES’ler ile arazi toplulaştırma faaliyetleri kapsamında sera gazı salınımlarının azaltılmasına önemli katkı sağlayarak gerek iklim değişikliği ile mücadelede gerekse buzulların korunmasında etkin bir rol oynuyor.

HES’lerden 41 Milyon Tonluk Karbon Azaltımı

Suyun güçlü ve temiz enerjisini ülke ekonomisine kazandıran hidroelektrik santraller, enerji üretim sürecinde hiçbir atık maddeye ve karbon salınımına sebep olmuyor. Günümüz itibariyle DSİ ve özel sektör tarafından inşa edilen hidroelektrik santrallerin toplam kurulu gücü 32 bin 440 MW ile ülkemizin toplam elektrik kurulu gücünün yaklaşık %28’ini oluşturuyor. 2024 yılında ülkemizde üretilen elektrik enerjisinin %21,5’i HES’lerden elde edildi. Bu üretim sayesinde atmosfere salınacak karbondioksitten 41 milyon tonluk azaltım sağlanmış oldu.

DSİ terfili sulamaların enerji ihtiyacını karşılamak maksadıyla inşa ettiği karasal ve yüzer GES’lerle de sera gazı salınımlarının azalmasına katkı veriyor. 2024 yılında Keban Barajı rezervuar yüzey alanında ülkemizin ilk yüzer GES’ini işletmeye alan DSİ; Gaziantep, Adıyaman, Tunceli, Elazığ ve Afyonkarahisar’da işletmeye aldığı karasal GES’ler ile terfili sulamaların enerji ihtiyacını yenilenebilir şekilde karşılıyor. DSİ yüzer ve karasal GES projelerine devam ediyor, bu kapsamda 2025 yılında 150 MW’lik yüzer GES kapasitesinin devreye alınması planlanıyor.

Arazi Toplulaştırması ile Yakıt Tasarrufu Sağlanıyor

Arazi Toplulaştırması projeleri de sera gazı salınımının azaltılmasına önemli katkı sağlıyor. Tarımsal üretim girdilerinden önemli ölçüde tasarruf sağlayan toplulaştırma faaliyetleri, özellikle ulaşım mesafelerini kısaltan yol çalışmaları ile yakıt sarfiyatını düşürüyor. DSİ tarafından ülkemizde arazi toplulaştırması tamamlanan 7,59 milyon hektar tarım alanında elde edilen yakıt tasarrufu hem sera gazı emisyonunun azaltılmasını hem de akaryakıt ithalatı sebebiyle yurt dışına çıkacak kaynakların yurt içinde altyapı yatırımlarına aktarılmasını sağlıyor.

Arazi toplulaştırması projeleri; tarımsal verimi artırması ve suyun tasarruflu kullanılmasını sağlaması yönleriyle de iklim değişikliği ile mücadelede önemli rol oynuyor.

Türkiye’nin Ortasında Dev Bir Göl

DSİ, yenilenebilir enerji üretimi ve sera gazı salınımlarının azaltımına yönelik faaliyetlerinin yanı sıra iklim değişikliğine uyum (adaptasyon) çalışmalarına da faaliyet alanına giren; su depolama kapasitesinin artırılması, tarımsal sulama, atık su arıtımı ve taşkın kontrolü gibi çalışmaları ile destek oluyor.

İklim değişikliğinin etkisiyle sıklığı, şiddeti ve etkinlik alanı artan kurak periyotlar, su depolama tesislerinin önemini giderek artırıyor. DSİ tarafından 2024 yılı sonuna kadar 1802 adet depolama tesisi hizmete alınarak 183,4 milyar metreküplük su depolama kapasitesi geliştirildi. Bu su kütlesi; Ankara, Konya, Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, ve Nevşehir illerimizin toplam yüzölçümüne eşit bir alanda, 2 metre yüksekliğinde bir göl oluşturabilecek büyüklüğe sahip. Bu dev su kütlesi, kurak periyotlarda ülkemizin en büyük güvencesi oluyor.

DSİ depolama tesislerinde biriktirilen suların en verimli şekilde değerlendirilmesi adına TÜBİTAK iş birliğiyle Akım Tahmin ve Havza Optimizasyon Modelini, kısa adıyla ATHOM Projesini geliştirdi. ATHOM sayesinde taşkın riskinin azaltılması, hidroelektrik enerji üretiminin en verimli seviyede yapılması ve suyun sektörler arasında adil şekilde paylaşılması sağlanıyor.

Atık Sular Can Suyuna Dönüşüyor

DSİ depolama tesislerinde biriktirilen suların minimum kayıpla tarım arazilerine iletilmesi maksadıyla modern sulama sistemlerini hayata geçiriyor. 2000’li yılların başında %6 olan basınçlı borulu sulama oranı günümüz itibarıyla %35’e yükseltildi. İnşaatı devam eden sulama projelerinde bu oran %95 seviyesine çıkıyor. Yenileme projeleri ile de mevcut iptidai sulama sistemleri rehabilite edilerek su kayıpları asgariye indiriliyor. Öte yandan yapay zekâ destekli sulama otomasyonu uygulamalarıyla tarımsal verim artarken su sarfiyatı azalıyor, daha az su ile daha fazla ve kaliteli ürün almak mümkün oluyor.

DSİ, arıtılmadan tabiata deşarj edildiği takdirde çevremizi ve su havzalarımızı kirleten atık suları can suyuna dönüştürüyor. DSİ, inşa ettiği evsel atık su arıtma tesislerinde arıtılan suların, başta sulama olmak üzere çeşitli maksatlarla kullanımını ilke edinen bir yaklaşım izliyor. Bu yaklaşım neticesinde hem su havzaları korunuyor hem çevre kirliliğinin önüne geçiliyor hem de ilave bir su arzı elde ediliyor. 2024 yılında bu alanda ülkemizin en büyük atık su sulaması tesisi Afyonkarahisar’da hizmete alındı. Afyonkarahisar-Merkez Evsel AAT Sulaması kapsamında 9 bin 50 dekar arazi geri kazanılan sular ile sulanıyor. Bu tip projelerin ülke geneline yaygınlaştırılmasına dönük yoğun çalışma yürütülüyor.

Öte yandan DSİ, en değerli yeraltı kaynağımız olan yeraltı sularımızın kalite ve miktar açısından korunmasına ve beslenmesine dönük olarak; topoğrafik, jeolojik ve jeoteknik yönden uygun olan noktalarda yeraltı barajı ve yeraltı suyu suni besleme projelerini hayata geçiriyor. DSİ tarafından günümüze kadar yapımı tamamlanan 145 adet tesis ile 41 bin dekar tarım arazisi sulamaya açıldı ve vatandaşlarımıza 21,5 milyon metreküp içme suyu temin edildi. Planlama aşamasında bulunan 97 adet tesisin ise jeolojik-jeoteknik bakımdan incelemeleri devam ediyor.